Kentin betonlaşmış yüzüyle bağ kuramayan İskender, Arafköy’deki sıcak aile ortamıyla karşılaştığında izleyiciler doğal dokularla buluşuyor. Ayvalık’ın doğası ve köy alanları, hikayenin içindeki dramatik değişimi görsel olarak yansıtan önemli bir araç haline geliyor. “Cennetin Çocukları” dizisi genellikle Ege Bölgesi’nde, Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde çekimlerini gerçekleştiriyor. Ayvalık’ın tarihi dokusu, taş evleri, zeytin ağaçları ve dar sokakları, dizinin özgün atmosferine organik bir fon oluşturuyor.
Set ekibi, Ayvalık’ın merkezi noktalarının yanı sıra ilçeye bağlı köy ve beldelerde de çalışmalar yürütüyor. Bu sayede karakterler, doğallığı bozulmamış mekanlarda hayat buluyor; betonlaşmış alanlardan uzak kalınarak izleyicilere Anadolu’nun samimiyeti sunuluyor. Dizide sıklıkla adı geçen “Arafköy” gerçekte var olmayan, kurgusal bir köy olmasına rağmen, Ayvalık’a bağlı köylerde çekilen dış sahnelerle oluşturulmuş görüntülerden meydana gelmektedir.
Senaryo gereği Arafköy’ün sıcak, otantik, taş evlerle çevrili ve denize yakın olması istenmiş; bu atmosferi yakalamak için çekimler Ege kıyısında zengin doğaya sahip yerlerde yapılmıştır. Mekan seçiminde doğallık, görsel zenginlik, ulaşılabilirlik ve yerel işbirliği gibi faktörlere dikkat edilmiştir. Dizinin konu bağlamında oluşan mekan uyumu, İskender’in betonlaşmış kent hayatından doğaya dönüşünü metaforik bir şekilde yansıtmaktadır. Bu dönüşüm, Ayvalık’ın doğası ve köy alanlarının hikayenin dramatik değişimini görsel olarak desteklemesiyle daha da belirgin hale gelmektedir.
Dizi çekimleriyle birlikte Ayvalık’ın doğal güzellikleri daha fazla görünür hale gelmekte ve bölgenin turistik imajını güçlendirmektedir. Taş evler, dar sokaklar ve zeytinlik yamaçlar gibi unsurlar, hem ekrana değer katarak hem de bölge turizmine ve kültürel kimliğine katkı sağlayarak önemli bir rol oynamaktadır. Bu tür yapımlar, bölgenin tanıtımında ve ekoturizmin gelişiminde önemli bir rol oynayabilir.
