İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin güneyinde kara işgalini genişlettiği belirtiliyor. İsrail ordusundan yapılan açıklamaya göre, Refah kentinin El-Cinine Mahallesi’nde askeri operasyonlara başlandığı ve geçen hafta sonu onlarca hedefe saldırı düzenlendiği ifade edildi. Operasyonlar sırasında Hamas’ın altyapısının yok edildiği iddia ediliyor, silah depoları, füze rampaları ve direnişçilerin kullandığı askeri binalar da dahil olmak üzere.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin Refah kentinde 17 Mart’ta düzenlediği saldırıda ambulans ve itfaiye araçlarını hedef aldığını kabul etmiş, Filistin Kızılayı ise, kaybolan 9 sağlık çalışanının hayatından İsrail’in sorumlu tutulduğunu duyurmuştu. 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkesin bozulmasıyla İsrail ordusu 20 Mart’ta Gazze’yi kuzey-güney hattında ikiye bölen Netzarim Koridoru’nda kara işgaline başladığını duyurmuştu.
İsrail ordusunun Gazze’de kara işgalini genişletmesi, bölgede gerilimi artırırken, uluslararası toplumun da endişelerini artırdı. Filistinli kaynaklar ise, İsrail’in sivil yerleşim bölgelerine yönelik saldırılarını kınayarak, uluslararası toplumun müdahale etmesi gerektiğini vurguladı.
Gazze’deki çatışmaların tırmanması, bölgedeki insani krizi derinleştirirken, Filistinli yetkililer de uluslararası toplumdan acil insani yardım sağlanması çağrısında bulundu. Özellikle sağlık sistemine yönelik saldırıların, bölgedeki sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediği ve sivil halkın sağlık hakkını ihlal ettiği belirtildi.
Gazze’de yaşanan çatışmalar, bölgedeki siyasi gerilimi de artırarak, Filistin-İsrail barış sürecini daha da zorlaştırabilir. Uluslararası toplumun, taraflar arasındaki diyaloğu ve müzakereleri desteklemesi gerektiği vurgulandı.
İsrail ordusunun Gazze’deki operasyonları, bölgede yaşanan çatışmaların sona ermesi ve insani krizin çözülmesi için taraflar arasında yapıcı bir diyalogun başlatılması gerektiğini gösteriyor. Uluslararası toplumun, bölgede barış ve istikrarın sağlanması için gerekli adımları atması ve taraflar arasında arabuluculuk yapması bekleniyor.
Gazze’deki çatışmaların sona ermesi ve bölgede barışın tesis edilmesi, bölgedeki sivil halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve insani krizin sona erdirilmesi için önemli bir adım olacak. Uluslararası toplumun, bölgedeki taraflar arasında arabuluculuk yaparak çözüm bulmalarına yardımcı olması gerektiği belirtiliyor.
