HSBC analistleri, sıcak çatışmaların ve ticaret savaşlarının arttığı bir ortamda Türkiye’nin savunma sanayisi ve inşajanst sektörlerine odaklanarak dikkat çeken bir yorumda bulundu. Banka analistleri, Türkiye’nin Ukrayna ve Suriye gibi bölgelerde karşılaşabileceği fırsatlara işaret etti.
HSBC’nin analizine göre, Türkiye stratejik konumunu kullanarak Ukrayna, Gazze, Lübnan ve Suriye gibi bölgelerdeki yeniden inşa projelerinden faydalanabilir. Örneğin, Lübnan’ın savaş sonrası yeniden yapılanma maliyeti 25 milyar dolar iken, Suriye için bu rakam 400 milyar ila 1 trilyon dolar arasında değişiyor. Ayrıca, savaş öncesi dönemde Türkiye’nin çimento ihracatının önemli bir kısmı Suriye’ye yapılıyordu, ancak bu oran günümüzde düşüş göstermiştir.
HSBC, Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna ile güçlü ilişkilerini koruduğunu vurgulayarak, eğer kalıcı bir ateşkes sağlanırsa Türkiye’nin Dünya Bankası’nın öngördüğü yeniden inşa projelerinden pay alabileceğini belirtti. Bu durum özellikle çimento ve çelik üreticileri gibi inşajanst sektörüne olumlu yansıyacaktır.
Savunma sanayii ise HSBC analistlerine göre Türkiye için önemli bir alt sektördür. Avrupa Birliği’nin savunma bütçelerini artırma çabaları, Türkiye’nin savunma ve havacılık ihracatını olumlu yönde etkileyecektir. Türkiye’nin savunma ve havacılık ihracatının 2024 yılında yüzde 29 artması beklenmektedir.
HSBC, Türkiye’nin geleneksel ekonomik politikalara bağlılığının uzun vadeli katalizör olduğunu ve bu nedenle Türk hisse senetleri için temel uzun vadeli fırsatları koruduğunu belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin havacılık sektöründeki büyüme potansiyelini de vurgulayarak, Türkiye’nin bu yıl 65 milyon ziyaretçiyi ağırlamasının beklendiğini ifade etti.
Son olarak, HSBC Türkiye’nin bu fırsatları değerlendirebileceğini ve pozisyonunu yüksek tutmaya devam edeceğini vurgulayarak, Türkiye’nin önünde birçok potansiyel fırsatın olduğunu belirtti. Rusya, Ukrayna ve İsrail gibi kilit pazarların yeniden açılmasının da Türkiye için yabancı ziyaretçi trafiğini artırıcı bir etki yaratacağını belirtti.
Bu analizler doğrultusunda, HSBC Türkiye’nin gelecekteki potansiyelini olumlu değerlendirmekte ve Türkiye’nin stratejik konumunu kullanarak çeşitli sektörlerde büyüme fırsatları yakalayabileceğine işaret etmektedir.
