Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Aralık ayında toplanarak milyonlarca çalışanın merakla beklediği yeni asgari ücret rakamını belirlemek için bir araya gelecek. Bu yılki komisyon, bir ilk olarak bir gazeteciyi de bünyesinde bulunduracak. Gazeteci Sezer Özseven, komisyonda yer alacak ve mevcut ekonomik koşullar çerçevesinde asgari ücretle ilgili görüşlerini paylaşacak.
Komisyonda Gazetecinin Rolü
Ulusal Kanal Ankara Haber Müdürü ve Meclis Muhabiri olan Sezer Özseven, komisyonda bulunacak ilk gazeteci olarak dikkat çekiyor. Özseven, asgari ücretin belirlenmesi sürecine katkıda bulunacak, işçilerin ve çalışanların karşı karşıya olduğu ekonomik zorlukları dile getirecek.
Bir gazetecinin komisyonda yer alması, hem halkın sesini daha güçlü bir şekilde duyurmayı hedefliyor hem de farklı bir perspektifin karar alma süreçlerine dahil edilmesini sağlayabilir.
Asgari Ücretin Belirlenmesinde Ekonomik Zorluklar
Sezer Özseven’in verdiği bilgilere göre, mevcut ekonomik koşullar altında çalışanlar ciddi zorluklarla mücadele ediyor. Ankara’nın Dikmen semtinde yaşayan ve 3 yıldır gazetecilik yapan Özseven, yaşadığı ekonomik sıkıntıları şöyle dile getiriyor:
- Kira Enflasyonu: Özseven, geçtiğimiz yıl oturduğu evin kirasının 15 bin lira olduğunu, bu yıl ise bu rakamın 24 bin liraya çıktığını belirtti. Kira artışlarının çalışanlar üzerindeki en büyük yüklerden biri olduğunu vurguluyor.
- Gıda Enflasyonu: Sadece kira değil, gıda fiyatlarındaki artış da çalışanların bütçesini zorluyor. Gıda ve kira giderlerinin toplamı, birçok kişinin sosyal hayatını tamamen kısıtladığını ortaya koyuyor.
Borçla Geçinme ve Sürekli Kredi Kullanımı
Özseven, kendi ekonomik durumundan örnek vererek, çoğu kişinin krediyle ayakta kalmaya çalıştığını ifade etti. Geçen yıl taşındığında 63 bin lira gibi bir nakit ihtiyacını karşılamak için kredi çekmek zorunda kaldığını belirten gazeteci, kredilerin artık çalışanlar için bir çözüm değil, sadece borçların ertelenmesi anlamına geldiğini söyledi.
“Krediyi kapatmak için yeniden kredi çekiyoruz” diyen Özseven, bunun birçok çalışan için alışıldık bir durum haline geldiğini dile getirdi. Ayrıca, asgari ücretin zamlanmasıyla ilk birkaç ay çalışanların borçlarını ödeyebildiğini, ancak bunun sürdürülebilir olmadığını belirtti.
Asgari Ücret 25 Bin Lira Olmalı mı?
Sezer Özseven, asgari ücretin 25 bin liranın altında olmaması gerektiğini vurguladı. Bu rakamın altındaki bir asgari ücretin, çalışanlar açısından yetersiz kalacağını ve toplumda hayal kırıklığı yaratacağını ifade etti.
25 bin liranın üstünde bir rakamın bile günümüz koşullarında yeterliliğinin tartışmalı olduğunu belirten Özseven, şu örneği verdi: “Kiram 24 bin lira. Maaşımın tamamı kiraya gidiyor. Eşimin maaşıyla kredi ve diğer masrafları karşılamak zorunda kalıyoruz.”
Asgari Ücret Tespitinde Nelere Dikkat Edilmeli?
Asgari ücret belirlenirken yalnızca gelecek dönemin öngörülen ekonomik koşulları değil, aynı zamanda mevcut enflasyon oranları ve çalışanların temel ihtiyaçları da dikkate alınmalı. Özseven’e göre, kira ve gıda fiyatlarındaki artış gibi dönemsel etkiler mutlaka hesaba katılmalı.
Daha Gerçekçi Bir Asgari Ücret Mümkün mü?
Türkiye’deki mevcut ekonomik tabloda, asgari ücretin çalışanların yaşam standartlarını yükseltecek bir seviyeye getirilmesi büyük önem taşıyor. Gazeteci Sezer Özseven’in de belirttiği gibi, bu rakam 25 bin liranın altında kaldığında çalışanlar için yeterli olmayabilir.
Komisyonun, sadece rakamsal bir artış değil, aynı zamanda çalışanların yaşam kalitesini yükseltecek bir çözüm bulması bekleniyor.