Sincan’da geçen yıl 6 Haziran’da meydana gelen şiddetli yağış ve rüzgar, Sincan Belediyesi’ne ait reklam panosunun temelini devirerek, otobüs durağının üzerine düşmesine neden oldu. Bu trajik olayda, şirkette sekreter olarak çalışan ve işten çıktıktan sonra spor yapmak için durakta otobüs bekleyen Ayşe Yavuz, panonun altında kalıp hayatını kaybetti.
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonucunda, reklam panosunun imalat ve montajını yapan firmanın yetkilisi Semih Esat Ünsal hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme neden olma’ suçundan 2 ila 12 yıl arasında hapis cezası istendi. Yapılan bilirkişi raporuna göre, panonun temelinin yeterince derin olmadığı ve betonun eksik döküldüğü tespit edildi. Bu nedenle, sanık Ünsal’ın tutuklanmasına karar verildi ve cezaevine gönderildi.
Ancak, sanığın avukatının üst mahkemeye yaptığı itiraz sonucunda 15 gün sonra tahliye edildiği ortaya çıktı. Bu durum, Ayşe Yavuz’un ailesi ve avukatları tarafından tepkiyle karşılandı. Ablası Gülser Aydın, tahliye kararına tepki göstererek adaletin sağlanmasını istedi ve sürecin uzun sürdüğünü dile getirdi.
Ayşe Yavuz’un annesi Nafize Yavuz da kızının hayallerinin yarım kaldığını ve adaletin yerini bulmasını istedi. Baba Mustafa Yavuz ise belediye hakkında da soruşturma izni verilmediğini belirterek, belediyenin de mahkemeye gelmesini talep etti. Şirketin ve belediyenin sorumluluklarını kabul etmeyerek suçu birbirlerine atmalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
Bu trajik olay, ailenin acısını ve adalet arayışını ortaya koyarken, hala sorumluların tam olarak hesap vermediği bir sürecin içinde olduklarını gösteriyor. Adaletin gecikmemesi ve tüm sorumluların gereken cezayı alması için ailenin mücadelesinin devam etmesi gerekmektedir.